Sosyal Belediyecilik dedi, Halkçı Belediyecilik dedi, Hak, Hukuk, Adalet dedi, Kendi bile hayal edemeyeceği bir şekilde seçimi kazandı koltuğa oturdu, Eleştirdiği ne varsa hepsini kendisi yaptı. Madem eleştirdiklerin yanlış yapıyordu, sen neden aynısını yapıyorsun? Her neyse bunları 4 aydır söylüyoruz. Dört aydır tek bir icraatı yok! Sosyal medya ekibi ile algı yaratmaya çalışıp, beceriksizliğini örtbas etmeye çalışıyor. Birde en güzel yaptığı ‘Para Yok’ edebiyatı yapmak. Ama eşe dosta, yandaşa sıra geldi mi, olmayan imkânlar seferber ediliyor. Biz bundan bir cacık olmayacağını çok önceden gördük. Ama yanındaki, yakınındaki, umutla bekleyenlerin görmesi biraz zaman alacak. Yanında yakınında olup, umduğunu bulamayanlar, Arka tarafı sıkışanlar, şimdiden beni arayıp sormaya, Akılları sıra bana bunun aleyhinde bir şeyler yazdırmak için arayışa girmişler şimdiden. Yok, öğle yağma! Benim ihanetçilerle işim olmaz. Altuğ’dan beklentin olduğu için Ali’ye ihanet et, Sonra Altuğ’dan beklentin gerçekleşmesin, Altuğ’a ihanet et. İhanet haltını kiminle yerseniz yiyin, benim kapımda işiniz olmaz! ZABITA KULUBELERİ Altuğ Dökmeci’nin şehir merkezi dâhil, sahile ve mahallelere zabıta kulübeleri koymasının amacını vatandaş hala çözememiş olacak ki, bize soruyorlar; ‘Vallahi bende çözemedim’ diyorum. O algı operasyonlarını yürüttüğü sosyal medya hesaplarından bu konuda bir açıklama yapsa da vatandaşlarla birlikte bizde bilgi sahibi olsak… Mesela Kozlu Sahilinde bir adet Zabıta Merkezi Konteyner var. Ama Konteyner var ortada Zabıta yok! Sahile piknik yapmaya gelen vatandaşlar, her gün dilencilerin tacizi altında rahatsız oluyor. Hadi şehir merkezinde ve sahilde olana koyarsın zabıta ekiplerini çayını kahvesini içerler. Fatih sitesinde Bankamatik yanındaki Konteyner da zabıta ne yapacak? Neyse vardır bir bildiği, ne de olsa gelişmiş ilçemiz Ereğli’den gelmiş başkan bey… Plajları ve otoparkları Ereğli modeli yaptı, Oradan gelen paralarla belediyenin borcunu kapatacak, Kozlu’yu Ereğli gibi modern bir ilçe yapacak…. HACİZLİ ARAÇLAR Belediyenin ticari ömrünü tamamlamış, yakalamalı hacizli araçlarını itfaiyenin kapısına çekti. Araç isteyen ne okullara ne de spor kulüplerine araç vermiyor. Vermiyor değil, veremiyor! Araçlar yakalamalı hacizli, yakalanırsa bağlanacak! Peki, Emniyet Müdürlüğü bu yakalamalı hacizli araçları İtfaiyenin bahçesinde görmüyor mu? Görüyorsa niye işlem yapmıyor? Ayrıca, Kerim Yılmaz’ın Belediye Başkanlığı döneminde itfaiye öncü aracı olarak alınan ve üzerinde yakalamalı haciz bulunan Volkswagen Toureg Marka aracın, başkanlık devir teslimi sırasında eski makam şoförünün babasının garajında olduğu kamuoyunda konuşulmuştu. Sahi o araç ne oldu? Şimdi yeni makam şoförünün babasının garajında mı? Kamuoyunun takip ettiği bu konuyu Emniyet Müdürlüğü ekipleri neden takip etmiyor? Devletin malı Devletin yetkililerinden kaçırılıp, saklanır mı? Hadi eski yönetim yanlış yapıyordu, yenisi niye doğru yapmıyor?