Bugün hangi siyasetçiye sorsak,
‘Siyasetçiler hırsız mıdır?’ desek, hiçbiri bu yüz kızartıcı duruma ‘Evet’ demez.
Ya da ‘Siyasette onur, haysiyet gibi kavramlara yer yok mudur?’ desek, onu da bırakın kabullenmemeyi bu soruya tepki gösterirler.
E doğal olarak siyasetçiler bu tür yüz kızartıcı kavramları kabul etmeyecekleri gibi bu tür soruların sorulmasına dahi tahammül edemezler.
***
Peki şimdi hep birlikte faklı bir soruya daha cevap bulalım.
Size güvenen birinin, aldatarak cebinden parasını çalmakla, güvenip oy verenin oyunu çalmak arasında ne fark ver?
İkisi de hırsızlık değil mi?
Halk arasında oy namus ise, oy çalmak namussuzluk değil midir?
***
Son günlerde Zonguldak kamuoyunun gündeminde 2 CHP’li, 1 MHP’li Belde Belediye Başkanının partilerinden istifa ederek AKP’ye geçecekleri konuşuluyor.
Gerçi MHP’li Karaman Belde Belediye Başkanı Mustafa Kalaycı şimdiden AKP’ye geçmeden, çıkan dedikodular ve yaptığı açıklamalar nedeniyle MHP’den ihraç edildi.
Ancak bu noktaya gelinmesinin dahi Sayın Kalaycıoğlu’nun ileride yeni nesillere açıklayamayacağı bir utanç kaynağı olduğunu düşünüyorum.
Sahi Sayın Kalaycıoğlu bu durumu yeni kuşaklara nasıl açıklayacak dersiniz?
‘Ben bir dönem AKP’den Belediye Başkanlığı yaptım, ardından partim beni mevcut Belediye Başkanı olmama rağmen, aday dahi yapmadı.Ancak benim arkamda halk desteğinin olduğuna inanmama rağmen seçimlere Bağımsız olarak girmeye cesaret edemedim. Bana sahip çıkan, çatısı altına kabul eden MHP bayrağı ile girdiğim seçimde yeniden belediye başkanı seçildim. Ve aradan iki yıl geçmeden yaptığım siyasi pazarlıklar neticesinde, bana sahip çıkan MHP’ye ihanet ederek iki yıl önce beni adam yerine koyup aday yapmayan AKP’ye geçmeye kalktım’ mı diyecek?
Şüphesiz böyle demeyecektir. Daha doğrusu diyemeyecektir…
‘Halka daha iyi hizmet getirmek için istifa ettim .
‘Karamanda zaten MHP yoktu. Alınan oylar benim şahsi oylarımdır’ diyecektir.
Ne derse desin şu saatten sonra Sayın Kalaycının söyleyecekleri kamuoyunun neslinde bir şey ifade etmez…
Halk kör değil!
Aptal hiç değil!
Halk şunun hesabını çok iyi yapıyor ve zamanı geldiğinde şunu söyleyecektir;
‘Seni AKP aday yapmadı.
Sen Bağımsız aday olmaya cesaret edemedin.
Belki bireysel oy potansiyelin var ama buna rağmen bağımsız aday olmaya cesaret edemedin.
Sana bu durumda sahip çıkan MHP çatısı altında seçime girdin.
Bağımsız olarak seçime girsen sana oy vermeyecek olan MHP’liler de sana oy verdi.
Ama sen İlk fırsatta onlara da ihanet ettin ve seni adam yerine koymayıp aday yapmayanların kollarına koştun.
MHP’lilerin oylarını çalıp AKP’ye sattın!’ demeyecekler mi Sayın Kalaycıoğlu’na?
***
Aynı durum bu tür çirkin bir pazarlığın içerisinde adı geçen CHP’li Saltukova Belediye Başkanı Zerrin Güneş ve yine CHP’li Gülüç Belediye Başkanı Gökhan Demirtaş için de geçerli.
Halk bahane ile oyunu devşirip karşı tarafa satanlara değil, namus diye görüp verdiği oyuna sahip çıkan yöneticilere saygı duyuyor…
Onun için siz, siz olun hiçbir baskı ve tehdide boyun eğmeyin.
Dik durun.
Oy hırsızlığı yapmayın. Belediyeleriniz kapansa dahi halkın gözündeki onurunuzu ve itibarınızı yok etmeyin.
Çünkü sonunda döneceğiniz yer onların arası.
Unutmayınız ki, siyasetin de bir haysiyeti şerefi var!