Sitenin sağında bir giydirme reklam
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
Köşe Yazarı
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
 

EN BÜYÜK TEHLİKE YOBAZLIK!

Önceden irtica ile mücadele diye bir kavram vardı! Sahi ne oldu? Bir düşünsenize, Ülkemizin kurucusu Ulu Önder, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini neden Laiklik üzerine kurmuş? Neden tekke ve zaviyeler kapatılıp, akla ve bilme dayalı bir eğitim sistemi benimsenmiş? Atamızın bir bedel ödemeden, öngörüleri ile tehlikelerini sezinleyip, Ulusundan uzak tuttuğu o yobaz anlayışın, Yobazlığın başımıza açacağı büyük belaların günümüz yöneticileri farkında değiller mi? *** Bir âlimin deyimiyle kimde neyin eksikliği varsa en fazla onun çığırtkanlığını yaparmış… Allah ile aldatan hiçbir şey üretmeden din satıp, saltanat yaşayan din taciri yobazlar da işte bu misal… *** Atamız neden Türk Milliyetçiliği kavramını öne çıkartmış? Çünkü Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur! Bakın tarihe! Ümmet dediğiniz o milletlere mensup devletler Türkleri kaç kere sırtından vurmuş! Bu zihniyet değil miydi, Kurtuluş savaşında Yunan ordusunu halifenin ordusu olarak adlandırıp, Kuvva-i Milliye’ye karşı savaşmanın cihat olduğuna dair bildiri dağıtan? 100 yıl geçti bunların tohumları bitmedi tükenmedi. Hala milli duygulardan yoksun, içleri kin nefret dolu! Cumhuriyetin, çağdaşlığın ve hürriyetin nimetlerinden faydalanıp, her fırsatta içlerindeki nefreti etrafa saçıyorlar. *** Kadın Voleybol takımımız tarihimizde ilk defa Milletler ligi ve Avrupa Şampiyonu olarak göğsümüzü kabarttı. Ülke olarak bize büyük bir gurur yaşattı. Ama bu milli gururdan uzak aklı fikri bel altında olan, Türk kimliği taşıyıp Emevi hayranı yaşayan yobazlar ne yapıyor? Bize bu gururu yaşatan Ülkemizin gururu, Milli sporcularımıza içlerindeki nefreti akıtıp kara çalmaya çalışıyorlar. Yazıklar olsun! Hiçbir ülkede o ülkenin kimliğini taşıyıp o ülkenin uluslararası başarı kazanan Milli Takım Oyuncularına nefret kusan bir güruh yoktur! Hele de dili sevgi dili olan bir dini temsil eden din adamı vasfında bir kişi bunu yapamaz. Bunlar din adamı değil, olsa olsa Allah ile aldatan din tüccarlarıdır! Vatanını milletini seven yurttaşların vergileri ile ödenen Devletin her kuruşu bunlara haramdır. Devletimizin yöneticilerinin de bu tip Milli Şuurdan uzak, Ülkesinin Milli Takımına karşı din kisvesi altında nefret kusan sözde din adamlarına gerekli idari yaptırımda bulunmaları kamu vicdanını rahatlatacaktır. ÇABUK UNUTUYORUZ! 6 Şubat’ta Ülkemiz tarihte eşi zor görülen bir deprem felaketi yaşadı. Resmi rakamlara göre 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. Hayatta kalan binlerce vatandaşımız ise ya bedeninin bir parçasını kaybederek sakat kaldı ya da evini, işini kaybederek hayata tutunma mücadelesi veriyor. *** Deprem bir doğa olayı ve uzmanların üzerine basa basa söylediği gibi insanları deprem değil binalar öldürüyor! Deprem sonrası Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nin önderliğinde bir araya gelen İl ve İlçe Belediye Başkanlarımız çok doğru bir karara imza atarak, İl merkezi ve İlçelerdeki depreme dayanıklı olmayan binaların en kısa sürede tespit edilmesine dair bir çalışma başlatmışlardı. Sahi o çalışma ne oldu? Bazıları şimdi diyecek ki; Ya kardeşim şimdi sırası mı? Ülkenin ve siyasetçilerin yakın gündemi yaklaşan yerel seçimler. Hiçbir siyasi otorite vatandaşın binası depreme dayanıklıydı, değildi, yıkılması gerekiyordu, gerekmiyordu bu işlerle uğraşmaz. Bu sıralar, park bahçe, spor tesisi vs. açılışı yapma, Halkın arasına karışıp el sıkma zamanı… *** Ama deprem gerçeği de seçim tarihi beklemez! Teknik bir çalışma yapılmaksızın dahi yürürken kafanızı kaldırıp, çürük olduğuna kanaat edeceğiniz, kırk elli yıllık o kadar çok bina var ki çevremizde… Ya bir deprem olur da bunların altında birçok vatandaşımız hayatını kaybederse kim çekecek bunların vebalini? Kahramanmaraş ve Gaziantep’te yaşanan acıları bu kadar erken unutmayalım! Siyaset zaten kendi mecrasında yürür gider, şehri yönetenleri, sorumluluk makamı olanları harekete geçirelim. Unutulmasına izin vermeyelim.
Ekleme Tarihi: 07 Eylül 2023 - Perşembe

EN BÜYÜK TEHLİKE YOBAZLIK!

Önceden irtica ile mücadele diye bir kavram vardı!

Sahi ne oldu?

Bir düşünsenize, Ülkemizin kurucusu Ulu Önder, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini neden Laiklik üzerine kurmuş?

Neden tekke ve zaviyeler kapatılıp, akla ve bilme dayalı bir eğitim sistemi benimsenmiş?

Atamızın bir bedel ödemeden, öngörüleri ile tehlikelerini sezinleyip, Ulusundan uzak tuttuğu o yobaz anlayışın,

Yobazlığın başımıza açacağı büyük belaların günümüz yöneticileri farkında değiller mi?

***

Bir âlimin deyimiyle kimde neyin eksikliği varsa en fazla onun çığırtkanlığını yaparmış…

Allah ile aldatan hiçbir şey üretmeden din satıp, saltanat yaşayan din taciri yobazlar da işte bu misal…

***

Atamız neden Türk Milliyetçiliği kavramını öne çıkartmış?

Çünkü Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur!

Bakın tarihe! Ümmet dediğiniz o milletlere mensup devletler Türkleri kaç kere sırtından vurmuş!

Bu zihniyet değil miydi, Kurtuluş savaşında Yunan ordusunu halifenin ordusu olarak adlandırıp, Kuvva-i Milliye’ye karşı savaşmanın cihat olduğuna dair bildiri dağıtan?

100 yıl geçti bunların tohumları bitmedi tükenmedi.

Hala milli duygulardan yoksun, içleri kin nefret dolu!

Cumhuriyetin, çağdaşlığın ve hürriyetin nimetlerinden faydalanıp, her fırsatta içlerindeki nefreti etrafa saçıyorlar.

***

Kadın Voleybol takımımız tarihimizde ilk defa Milletler ligi ve Avrupa Şampiyonu olarak göğsümüzü kabarttı. Ülke olarak bize büyük bir gurur yaşattı.

Ama bu milli gururdan uzak aklı fikri bel altında olan,

Türk kimliği taşıyıp Emevi hayranı yaşayan yobazlar ne yapıyor?

Bize bu gururu yaşatan Ülkemizin gururu, Milli sporcularımıza içlerindeki nefreti akıtıp kara çalmaya çalışıyorlar.

Yazıklar olsun!

Hiçbir ülkede o ülkenin kimliğini taşıyıp o ülkenin uluslararası başarı kazanan Milli Takım Oyuncularına nefret kusan bir güruh yoktur!

Hele de dili sevgi dili olan bir dini temsil eden din adamı vasfında bir kişi bunu yapamaz.

Bunlar din adamı değil, olsa olsa Allah ile aldatan din tüccarlarıdır!

Vatanını milletini seven yurttaşların vergileri ile ödenen Devletin her kuruşu bunlara haramdır.

Devletimizin yöneticilerinin de bu tip Milli Şuurdan uzak, Ülkesinin Milli Takımına karşı din kisvesi altında nefret kusan sözde din adamlarına gerekli idari yaptırımda bulunmaları kamu vicdanını rahatlatacaktır.

ÇABUK UNUTUYORUZ!

6 Şubat’ta Ülkemiz tarihte eşi zor görülen bir deprem felaketi yaşadı.

Resmi rakamlara göre 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti.

Hayatta kalan binlerce vatandaşımız ise ya bedeninin bir parçasını kaybederek sakat kaldı ya da evini, işini kaybederek hayata tutunma mücadelesi veriyor.

***

Deprem bir doğa olayı ve uzmanların üzerine basa basa söylediği gibi insanları deprem değil binalar öldürüyor!

Deprem sonrası Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nin önderliğinde bir araya gelen İl ve İlçe Belediye Başkanlarımız çok doğru bir karara imza atarak, İl merkezi ve İlçelerdeki depreme dayanıklı olmayan binaların en kısa sürede tespit edilmesine dair bir çalışma başlatmışlardı.

Sahi o çalışma ne oldu?

Bazıları şimdi diyecek ki;

Ya kardeşim şimdi sırası mı? Ülkenin ve siyasetçilerin yakın gündemi yaklaşan yerel seçimler. Hiçbir siyasi otorite vatandaşın binası depreme dayanıklıydı, değildi, yıkılması gerekiyordu, gerekmiyordu bu işlerle uğraşmaz.

Bu sıralar, park bahçe, spor tesisi vs. açılışı yapma,

Halkın arasına karışıp el sıkma zamanı…

***

Ama deprem gerçeği de seçim tarihi beklemez!

Teknik bir çalışma yapılmaksızın dahi yürürken kafanızı kaldırıp, çürük olduğuna kanaat edeceğiniz, kırk elli yıllık o kadar çok bina var ki çevremizde…

Ya bir deprem olur da bunların altında birçok vatandaşımız hayatını kaybederse kim çekecek bunların vebalini?

Kahramanmaraş ve Gaziantep’te yaşanan acıları bu kadar erken unutmayalım!

Siyaset zaten kendi mecrasında yürür gider, şehri yönetenleri, sorumluluk makamı olanları harekete geçirelim. Unutulmasına izin vermeyelim.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve batikaradenizhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.