30 Mart’tan sonra İhtisas Komisyonu seçimlerinde AKP grubu’ nun  CHP grubu adına aday önermesini bu köşeden defalarca eleştirmiş, bu antidemokratik uygulamanın bir başka örneğinin ne bölgemizde ne de Türkiye’nin herhangi bir yerinde  olmadığını ifade etmiştim. Konu ile ilgili farklı zamanlarda, farklı mekânlarda yaptığımız dost sohbetlerinde birçok çevreden olumlu tepkiler alırken, çok sevdiğim AKP grubu içerisindeki bazı arkadaşlarımdan da kendilerine haksızlık yaptığım yönünde eleştiriler aldım. Ancak hep şunu savundum, ‘Ben AKP grubunun sayısal çoğuna güvenerek, CHP grubu adına aday önerip, istemediği halde o kişi hakkında oylama yaparak, o kişiyi bu görevi yapmaya mecbur kılmasının siyasi ahlak ya da etik değerlerle bağdaşmayacağını dile getirdim. Benim için bunun yapıldığı kişinin ismi ya da kimliği benim için asla önem teşkil etmedi.’ Oysaki benim bu tutumumu AKP’li dostlarım ve arkadaşlarım da dâhil olmak üzere, CHP’nin ve Hüdai Dökmeci’nin savunuculuğunu yapmakla eleştirdiler. Bugün 2 Haziran 2014 günü yapılan Kozlu Belediye Meclis toplantısında, kendisi aday olmadığı halde AKP grubunun oyları imar komisyonu üyeliğine seçilen Bekir Atalay’dan boşalan İmar komisyonu üyeliği için yeniden oylama yapıldı. Bekir Atalay’ın katılmadığı toplantıda, CHP grubu yine Kozlu eski Belediye Başkanı ve şu an Meclis üyeliği görevini yürüten Hüdai Dökmeci’yi aday gösterdi. AKP’li Belediye Başkanı Ertan Şahin öneriyi oyladı ve Dökmeci’nin İmar Komisyonu üyeliği önerisi AKP’nin oyları ile reddedildi. Başkan Şahin sordu, ‘Bu öneriniz reddedildi başka önereceğiniz kimse var mı?’ dedi. CHP grubu İmar Komisyonu için başka bir öneride bulunmayınca, gözler AKP grubuna çevrildi. Salondaki herkes, AKP’lilerin iki aydır yaptıkları gibi acaba CHP içinden kimi önerecekler diye beklerken, AKP grubu ezber bozarcasına bu sefer doğru olanı yaptı ve CHP grubu adına kimseyi önermedi. Başkan Şahin komisyonun bir eksikle çalışmalarına devam edeceğini söyledi. İşte benim söylediğim, ısrarla savunduğum da buydu (!) AKP’liler bence büyük bir yanlıştan dönerek doğru olanı yaptılar… Şimdi konu zaten mahkemeye intikal etmiş durumda. En doğrusu mahkeme sonucunu bekleyip görmek. CHP’liler de çıkar hâkim karşısına meramını anlatır, ‘Biz Sayın Dökmeci’den başka imar komisyonu için aday önermiyoruz. Bunlar bizim önerdiğimizi kabul etmediği halde bizim adımıza bizim içimizden birini önerip çalışmaya zorluyorlar ’derler. AKP’lilerde çıkar anlatır meramını, ‘Biz Dökmeci harici, kim olursa olsun onunla çalışırız, ancak sadece Dökmeci ile aramızda yaşanan bazı nahoş olaylardan dolayı aynı ortamda olup onunla çalışmak istemediğimizden dolayı onun adaylığına rıza göstermiyoruz ’derler… Kozlu Belediye Meclisi’nin kendi içerisinde sükûnetle çözemediği bu sorunu, yüce adalet çözer ve Adaletin kestiği parmak acımaz misali herkes mahkemenin kararına saygı göstererek, mahkeme emrini uygular. En doğrusu da bu değil mi zaten? Ha birde şu ihtimali göz ardı etmemek lazım! AKP’nin üç aydır CHP içerisinde zayıf halka arayıp, devşirme operasyonu mahkeme kararından önce sonuç verirse, mahkeme kararına kalmadan fire veren CHP içten çatırdayarak AKP’ye teslim olur. Teslim olur olmasına ama o CHP’li seçmenin oyları ile oraya gelip de, millete ihanet edip, grubunu ve partisini satanlar,  namus, şeref sözü verip, insanların namus gözüyle baktığı oyunu isteyip, kendi namusunu şerefini umursamazken, oylarını aldığı insanlarında oylarını satıp, başka partiye geçenler, Kozlu sokaklarında ne yüzle dolaşırlar orasını bilemem. Bir dipnot olarak şunu da özellikle belirtmek istiyorum. Daha önceki meclis toplantılarında yaşanan tüm tatsızlıklara, tartışmalara rağmen, Meclis Salonuna girer girmez, başta Hüdai Dökmeci olmak üzere tüm CHP’li Meclis üyelerinin tek tek ellerini sıkan AKP’li Meclis üyesi, İmar Komisyonu Başkanı Tahsin Karaarslan’ı da bu centilmence davranışından dolayı yürekten kutluyor, varsa meclis içerisinde birbirine kin ve husumetle bakan herkese örnek olmasını temenni ediyorum…