Sitenin sağında bir giydirme reklam
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
Köşe Yazarı
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
 

24 TEMMUZ…

Basın Bayramı ! 24 Temmuz Basın Bayramı bir başka adıyla “sansürün kaldırılması”nın 109. yıl dönümü. Özgür basının önemi bugünden tam 109 yıl önce anlaşılarak II. Meşrutiyet ile birlikte Türk basınından sansür kaldırıldı. Yayın hayatına başlayan ilk Türkçe özel gazete ise 1860 yılında, Tercüman-ı Ahval gazetesi idi. Tercüman-ı Ahval gazetesi, Ziya Paşa'nın eleştirel bir yazısı nedeniyle, Mayıs 1861'de iki hafta gibi bir süreyle gözdağı verilmek için kapatıldı; bu, Türk basınında açıkça "sansür"ün ilk örneği oldu. Ontrava'nın haberine göre, resmi olarak ilk sansür ise 10 Mayıs 1876’da “Âli Kararname” ile yasaya koyuldu. Kararname ile ilk defa bütün gazetelere sansür uygulandı. Kararname ile ayrıca yurt dışından getirilen yayınlara yapılan denetim de arttırıldı. Sansür memurları da devletin görevlendirdiği yerlerde gazetelerin ‘yazmaması’ gereken noktaları çıkarttı. Sansürü protesto eden bazı gazetecilerce sansür kararnamesi yayımlanıp altına "Matbaamızın makinesi kırıldığından birkaç gün gazetemizin neşrine muktedir olamayacağımızı müşterilerimize ilan ederiz" diye not düşüldü. Gelelim günümüze; Basınımızın içerisinde bulunduğu durum 1860’lardan da daha vahim durumda. Gazeteciler fikir ve ifadelerinden dolayı cezaevlerine atılmakta, siyasi iktidarların farklı iş dallarında faaliyet gösteren medya patronlarına karşı baskısı sonucunda basın emekçileri özgürce mesleklerini yerine getirememekte, mesleğini layıkıyla yapmakta ısrarcı olanlar bedelini işten atılmakla ödemekteler. Hepsinden ötesi yaratılan baskı ortamı oto sansür denilen gazetecinin kendi kendini sansürlemesi şekline dönüşmüş durumdadır. Böyle bir ortamda 24 Temmuz Basından Sansürün Kaldırılışını diğer adıyla Basın bayramını kutlamak biraz komik oluyor. Alışılagelmiş şekilde mesajlar yayınlanıyor. Resepsiyonlar düzenleniyor, Ancak ertesi gün her şey eski haline dönüyor.. Umarım 2020’li yıllara yaklaşırken basınımız meslektaşlarının 1876’da gösterdiği cesaret ve duyarlılığı gösterir ve özlemini duyduğumuz gerçek basın özgürlüğünü yaşayarak mesleğimizi icra ederiz. Yoksa körler sağırlar birbirini ağırlar misali her 24 Temmuzda, kahvaltılarda, yemeklerde, resepsiyonlarda bir araya gelip basın özgürlüğü hikayelerini dinlemeye devam ederiz.
Ekleme Tarihi: 25 Temmuz 2017 - Salı

24 TEMMUZ…

Basın Bayramı !

24 Temmuz Basın Bayramı bir başka adıyla “sansürün kaldırılması”nın 109. yıl dönümü.

Özgür basının önemi bugünden tam 109 yıl önce anlaşılarak II. Meşrutiyet ile birlikte Türk basınından sansür kaldırıldı.

Yayın hayatına başlayan ilk Türkçe özel gazete ise 1860 yılında, Tercüman-ı Ahval gazetesi idi. Tercüman-ı Ahval gazetesi, Ziya Paşa'nın eleştirel bir yazısı nedeniyle, Mayıs 1861'de iki hafta gibi bir süreyle gözdağı verilmek için kapatıldı; bu, Türk basınında açıkça "sansür"ün ilk örneği oldu.

Ontrava'nın haberine göre, resmi olarak ilk sansür ise 10 Mayıs 1876’da “Âli Kararname” ile yasaya koyuldu. Kararname ile ilk defa bütün gazetelere sansür uygulandı.

Kararname ile ayrıca yurt dışından getirilen yayınlara yapılan denetim de arttırıldı. Sansür memurları da devletin görevlendirdiği yerlerde gazetelerin ‘yazmaması’ gereken noktaları çıkarttı.

Sansürü protesto eden bazı gazetecilerce sansür kararnamesi yayımlanıp altına "Matbaamızın makinesi kırıldığından birkaç gün gazetemizin neşrine muktedir olamayacağımızı müşterilerimize ilan ederiz" diye not düşüldü.

Gelelim günümüze;

Basınımızın içerisinde bulunduğu durum 1860’lardan da daha vahim durumda.

Gazeteciler fikir ve ifadelerinden dolayı cezaevlerine atılmakta, siyasi iktidarların farklı iş dallarında faaliyet gösteren medya patronlarına karşı baskısı sonucunda basın emekçileri özgürce mesleklerini yerine getirememekte, mesleğini layıkıyla yapmakta ısrarcı olanlar bedelini işten atılmakla ödemekteler.

Hepsinden ötesi yaratılan baskı ortamı oto sansür denilen gazetecinin kendi kendini sansürlemesi şekline dönüşmüş durumdadır.

Böyle bir ortamda 24 Temmuz Basından Sansürün Kaldırılışını diğer adıyla Basın bayramını kutlamak biraz komik oluyor.

Alışılagelmiş şekilde mesajlar yayınlanıyor.

Resepsiyonlar düzenleniyor,

Ancak ertesi gün her şey eski haline dönüyor..

Umarım 2020’li yıllara yaklaşırken basınımız meslektaşlarının 1876’da gösterdiği cesaret ve duyarlılığı gösterir ve özlemini duyduğumuz gerçek basın özgürlüğünü yaşayarak mesleğimizi icra ederiz.

Yoksa körler sağırlar birbirini ağırlar misali her 24 Temmuzda, kahvaltılarda, yemeklerde, resepsiyonlarda bir araya gelip basın özgürlüğü hikayelerini dinlemeye devam ederiz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve batikaradenizhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.