Sitenin sağında bir giydirme reklam
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
Köşe Yazarı
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
 

17-25 ARALIK’IN BİRİNCİ YILDÖNÜMÜNDE YEREL BASIN

  12 yıllık AKP iktidarının 4 bakanını birden istifaya götüren 17-25 Aralık yolsuzluk ve Rüşvet operasyonunun ardından tam bir yıl geçti. CHP 17-25 Aralık’ın ‘Yolsuzluk ve Rüşvetle mücadele Haftası’ ilan etti ve bu kapsamda toplumda farkındalık yaratmak, dikkat çekmek ve daha doğrusu unutmamak, unutturmamak adına yurt genelinde çeşitli etkinlikler yapma kararı aldı. *** Ancak asıl dikkat çeken bu etkinliklere dikkat çekilmemesi hatta dikkatlerin başka yere çekilmesi için 14 Aralık günü Cemaatin yayın organları olarak bilinen Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyonu’na yapılan Polis Baskını oldu. Evet çıkardığı yasalarla Ülkeyi her geçen gün Polis Devleti haline getiren AKP, üç yıl önce birlikte hareket ederek Ergenekon’u kurgulayıp yönettikleri Cemaati, 17-25 Aralık operasyonları nedeniyle kendilerine karşı darbe girişiminde bulunmakla suçlayıp Paralel Yapı ilan etmiş ve 17 Aralık’ın birinci yıldönümüne denk getirerek Cemaatin Amiral Gemisi sayılan Medyasına intikam operasyonu düzenlemişti. Tam da 17 Aralık’ın birinci yıldönümüne denk getirilen bu polis operasyonuyla Zaman Gazetesi’ne baskın düzenleyip Gazetenin Genel Müdürü Ekrem dumanlı ve Samanyolu Yayın Gurubu Başkanı Hidayet Karaca’yı alan AKP Hükümeti bu sefer, ‘Bize dokunan yanar’ mesajını veriyordu (!) Meslektaşlarına operasyon yapılırken, basın özgürlüğüne darbe indirilirken, dik durması beklenmeyen yandaş ve yalaka medya,4 yıl önce olduğu gibi durması gereli yerde duruyor ve aynen 4 yıl önce yaptığı gibi bu sefer Ergenekon çığırtkanlığı yapan manşetlerinin yerine bu sefer Paralel Yapı çığırtkanlığı yapan manşetlerini atarak görevlerini yerine getiriyorlardı. *** Zaman Gazetesi’nin basılarak Genel Müdür Ekrem Dumanlı’nın göz altına alınışını TV’den naklen izlerken iki çok önemli olduğunu düşündüğüm ayrıntı dikkatimi çekti! Birincisi; Düşünce ve dünya görüşü olarak taban tabana zıt olduklarını açık açık belirterek basın ve ifade özgürlüğünü savunma hakkına destek vermek amacıyla Zaman Gazetesi’ne gelerek Dumanlı’ya destek veren basın Konseyi eski Başkanı ve CHP Milletvekili Oktay Ekşi ile yine basın ve ifade özgürlüğünü savunmak adına Zaman Gazetesi’ne gelerek Dumanlıya destek veren, yazılarında Cemaate dokunduğu için (Dokunan Yanıyor  isimli kitabın yazarı) başta Cemaat medyası tarafından Ergenekoncu ilan edilip yıllarca hapis yatan Ahmet Şık’a verdiği destekten ötürü teşekkür eden ve yıllar öncesi yanlış yaptıklarını itiraf eden Dumanlı’nın sözleri ve yüz ifadesi, İkincisi; Ekrem Dumanlının göz altına alınmadan dakikalar öncesi yaptığı konuşmadaki, ‘Ben daha düne kadar dönemin Başbakanı olan R.Tayyip Erdoğan ve yine dönemin Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu’nun hemen hemen tüm gezilerine katılan bir gazeteci iken bugün terör örgütü üyesi olmak ve hükümeti yıkmaya çalışmakla suçlanıyorum.  Buradan tüm meslektaşlarıma bir tavsiyem var. Ne olursa olsun başta siyasi irade olmak üzere kimseye borçlanmayın. Maddi değil, manevi borçlanmadan bahsediyorum.’ Şeklindeki ibret verici sözleriydi. Evet borçlanan sonunda bedelini ödüyor. Ödemediğinde ise başına neler geldiğini bugün olduğu gibi tüm dünya görüyor. *** Tüm bu yaşananlar dünyanın gözü önünde cereyan ederken, daha düne kadar devletin en tepesindekilerin yanında olan bir gazetecinin canlı yayında söyledikleri ortada iken, siyasi iradeye borçlanmaktan hiç mi hiç çekinmeyen yerel basın mensubu arkadaşlara çok fazla bir şey söylememe gerek yok aslında. Zamanı gelince yazarım. Acelesi yok. Zamanı er ya da geç gelecek. Bazen 50-100, bazen 300-500 TL bazen de biraz daha fazlası için yerel siyasetçiyi göklere çıkaran, hatalarını eksiklerini görmezden gelen, görüp yazan muhalefet edenlere kızgınlıklarını gizlemeyen, siyasetçinin meslektaşına yaptığı hukuksuz ve adaletsizliği dahi yok sayan, belediyenin haber bülteni gibi gazete çıkartmaktan utanmayan, yandaş, yalaka basın mensupları farkında mısınız, her geçen gün siyasi iradeye borcunuz artıyor? Hiç bu borcun altında ezilmiyor musunuz? Hiç yüzünüz de mi kızarmıyor? Belki, yaygın basında yaşanan şu olayları görüp de kendinize bir ders alırsınız temennisiyle şunu da çok iyi bilmenizi isterim ki, bir gün o duruma düştüğünüzde aynen Oktay Ekşi ve Ahmet Şık’ın  Dumanlı’ nın yanında olduğu gibi ben de sizin yanınızda olacağım. 
Ekleme Tarihi: 18 Aralık 2014 - Perşembe

17-25 ARALIK’IN BİRİNCİ YILDÖNÜMÜNDE YEREL BASIN

 

12 yıllık AKP iktidarının 4 bakanını birden istifaya götüren 17-25 Aralık yolsuzluk ve Rüşvet operasyonunun ardından tam bir yıl geçti.

CHP 17-25 Aralık’ın ‘Yolsuzluk ve Rüşvetle mücadele Haftası’ ilan etti ve bu kapsamda toplumda farkındalık yaratmak, dikkat çekmek ve daha doğrusu unutmamak, unutturmamak adına yurt genelinde çeşitli etkinlikler yapma kararı aldı.

***

Ancak asıl dikkat çeken bu etkinliklere dikkat çekilmemesi hatta dikkatlerin başka yere çekilmesi için 14 Aralık günü Cemaatin yayın organları olarak bilinen Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyonu’na yapılan Polis Baskını oldu.

Evet çıkardığı yasalarla Ülkeyi her geçen gün Polis Devleti haline getiren AKP, üç yıl önce birlikte hareket ederek Ergenekon’u kurgulayıp yönettikleri Cemaati, 17-25 Aralık operasyonları nedeniyle kendilerine karşı darbe girişiminde bulunmakla suçlayıp Paralel Yapı ilan etmiş ve 17 Aralık’ın birinci yıldönümüne denk getirerek Cemaatin Amiral Gemisi sayılan Medyasına intikam operasyonu düzenlemişti.

Tam da 17 Aralık’ın birinci yıldönümüne denk getirilen bu polis operasyonuyla Zaman Gazetesi’ne baskın düzenleyip Gazetenin Genel Müdürü Ekrem dumanlı ve Samanyolu Yayın Gurubu Başkanı Hidayet Karaca’yı alan AKP Hükümeti bu sefer, ‘Bize dokunan yanar’ mesajını veriyordu (!)

Meslektaşlarına operasyon yapılırken, basın özgürlüğüne darbe indirilirken, dik durması beklenmeyen yandaş ve yalaka medya,4 yıl önce olduğu gibi durması gereli yerde duruyor ve aynen 4 yıl önce yaptığı gibi bu sefer Ergenekon çığırtkanlığı yapan manşetlerinin yerine bu sefer Paralel Yapı çığırtkanlığı yapan manşetlerini atarak görevlerini yerine getiriyorlardı.

***

Zaman Gazetesi’nin basılarak Genel Müdür Ekrem Dumanlı’nın göz altına alınışını TV’den naklen izlerken iki çok önemli olduğunu düşündüğüm ayrıntı dikkatimi çekti!

Birincisi; Düşünce ve dünya görüşü olarak taban tabana zıt olduklarını açık açık belirterek basın ve ifade özgürlüğünü savunma hakkına destek vermek amacıyla Zaman Gazetesi’ne gelerek Dumanlı’ya destek veren basın Konseyi eski Başkanı ve CHP Milletvekili Oktay Ekşi ile yine basın ve ifade özgürlüğünü savunmak adına Zaman Gazetesi’ne gelerek Dumanlıya destek veren, yazılarında Cemaate dokunduğu için (Dokunan Yanıyor  isimli kitabın yazarı) başta Cemaat medyası tarafından Ergenekoncu ilan edilip yıllarca hapis yatan Ahmet Şık’a verdiği destekten ötürü teşekkür eden ve yıllar öncesi yanlış yaptıklarını itiraf eden Dumanlı’nın sözleri ve yüz ifadesi,

İkincisi; Ekrem Dumanlının göz altına alınmadan dakikalar öncesi yaptığı konuşmadaki, ‘Ben daha düne kadar dönemin Başbakanı olan R.Tayyip Erdoğan ve yine dönemin Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu’nun hemen hemen tüm gezilerine katılan bir gazeteci iken bugün terör örgütü üyesi olmak ve hükümeti yıkmaya çalışmakla suçlanıyorum.  Buradan tüm meslektaşlarıma bir tavsiyem var. Ne olursa olsun başta siyasi irade olmak üzere kimseye borçlanmayın. Maddi değil, manevi borçlanmadan bahsediyorum.’ Şeklindeki ibret verici sözleriydi.

Evet borçlanan sonunda bedelini ödüyor.

Ödemediğinde ise başına neler geldiğini bugün olduğu gibi tüm dünya görüyor.

***

Tüm bu yaşananlar dünyanın gözü önünde cereyan ederken, daha düne kadar devletin en tepesindekilerin yanında olan bir gazetecinin canlı yayında söyledikleri ortada iken, siyasi iradeye borçlanmaktan hiç mi hiç çekinmeyen yerel basın mensubu arkadaşlara çok fazla bir şey söylememe gerek yok aslında.

Zamanı gelince yazarım. Acelesi yok. Zamanı er ya da geç gelecek.

Bazen 50-100, bazen 300-500 TL bazen de biraz daha fazlası için yerel siyasetçiyi göklere çıkaran, hatalarını eksiklerini görmezden gelen, görüp yazan muhalefet edenlere kızgınlıklarını gizlemeyen, siyasetçinin meslektaşına yaptığı hukuksuz ve adaletsizliği dahi yok sayan, belediyenin haber bülteni gibi gazete çıkartmaktan utanmayan, yandaş, yalaka basın mensupları farkında mısınız, her geçen gün siyasi iradeye borcunuz artıyor? Hiç bu borcun altında ezilmiyor musunuz? Hiç yüzünüz de mi kızarmıyor?

Belki, yaygın basında yaşanan şu olayları görüp de kendinize bir ders alırsınız temennisiyle şunu da çok iyi bilmenizi isterim ki, bir gün o duruma düştüğünüzde aynen Oktay Ekşi ve Ahmet Şık’ın  Dumanlı’ nın yanında olduğu gibi ben de sizin yanınızda olacağım. 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve batikaradenizhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.