Daha seçileli 28 ay oldu ama 8 yıl Belediye Başkanlığı yapmış birinden daha çok yıprandı. Son seneyi saymayın şunun şurasında kaldı bir-bir buçuk yıl. Ama şimdiden etrafında kimse kalmadı. Yola çıktıklarının çoğu şimdi bırakın eleştirmeyi nefret ediyor. İçlerinde adını duymak istemeyenler var. * * * Eskiler ne güzel söylemiş, ‘insanın kendine yaptığını dünya alem bir araya gelse ona yapamaz’ diye. Bununki de işte tam o misal… Sağlıklı düşünmesine, yanlışları görüp kendisini düzeltmesine egosu mu izin vermiyor, yoksa başka bir rahatsızlığımı var bilmem ama adam siyaseten ve itibaren her geçen gün eriyip gidiyor. Şimdi bana bunları yazıyorum diye ateş püskürecek her zaman olduğu gibi, ama eğer biraz olsun muhakeme yeteneğini kullansa bana teşekkür eder. Neyse kendi bilir. Kendi düşen ağlamaz… Biz kamuoyu adına denetim ve uyarı görevimizi yapıyoruz. İsteyen pay çıkartır, istemeyen çıkartmaz. * * * Belediyede olaylar patlamaya başladı. Gerçi olay bu koltuğa oturduğu ilk günden beri eksik olmadı. Daha birkaç aylık belediye başkanını iken makam arabası kurşunladı. Ne oldu? Olay kapatıldı… Ardından kendisinden önceki belediye başkanını koruma ile geziyor diye eleştiren bu zat-ı muhterem koruma adı verdiği belediyenin taşeron şirketinden maaşa bağladığı iki araba delikanlı(!) nın eşliğinde evine gidip gelmeye başladı. Piyasadaki mafya tipi insanlarla yakın ilişkiler kurmanın kendisini daha çok güvene alacağını sandı. Sonrasında gel dediler gitti, git dediler döndü geldi. * * * Daha 28 aylıkken gölgesinden korkar oldu. Kendi kendine ‘Halkın başkanı’yım diyor, yardımcıları dâhil halkın arasında gezemiyorlar. Bırak halkın içinde gezmeyi Belediyedeki makam odasında oturduğu gün sayılı… Şantiye’de kapıda yirmi tane güvenlik müteahhitler ile fındık fıstık meyve yemeyi büyük başkanlık sanıyor. Ha birde bunun tabağı diğerlerininkinden büyük olacakmış… * * * Seçim öncesi etrafına seçimi kazanana kadar istediğiniz kadar söz-vaat verin çekinmeyin diyen muhterem, şimdi verdiği sözlerin-vaatlerin ağırlığı altında eziliyor. O kandırıp oyunu alıp, bunu koltuğa oturtan, saf sandığı vatandaş şimdi belediyeyi basıyor. Seçim öncesi peşinde koşturan, kendini o makama oturtan vatandaşın ağzını burnunu kırdırıp kapıya attırıyor. Kendileri bolluk içerisinde bir elleri yağda diğeri balda gününü gün ederken, içeride harcırah dâhil bir kuruş bırakmazlarken, dört aydır maaş almayan taşeron işçisi ne yiyor, ne içiyor düşünme bile düşünmüyor. * * * Bu arkadaş bu kafayla giderse ki, görünen o yönde, Önümüzdeki günlerde belediyede olaysız gün geçmez. Olmadı şantiye hareketlenir. Gerçi bu arkadaş kendi ağzı ile söylemiş, ‘Kozlu’da iki dönem üst üste başkan seçilen yok. Kendimizi fazla hırpalamanın anlamı da yok, biz işimize bakalım’ İşlerinin ne olduğunu herkes biliyor. Dileriz bunun egosu yüzünden huzur daha fazla bozulmaz ve kimsenin canı yanmaz.
Anasayfa
Yazarlar
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
Yazı Detayı
Bu yazı 963+ kez okundu.
ERTAN MUM GİBİ ERİYOR
Daha seçileli 28 ay oldu ama 8 yıl Belediye Başkanlığı yapmış birinden daha çok yıprandı. Son seneyi saymayın şunun şurasında kaldı bir-bir buçuk yıl. Ama şimdiden etrafında kimse kalmadı. Yola çıktıklarının çoğu şimdi bırakın eleştirmeyi nefret ediyor. İçlerinde adını duymak istemeyenler var. * * * Eskiler ne güzel söylemiş, ‘insanın kendine yaptığını dünya alem bir araya gelse ona yapamaz’ diye. Bununki de işte tam o misal… Sağlıklı düşünmesine, yanlışları görüp kendisini düzeltmesine egosu mu izin vermiyor, yoksa başka bir rahatsızlığımı var bilmem ama adam siyaseten ve itibaren her geçen gün eriyip gidiyor. Şimdi bana bunları yazıyorum diye ateş püskürecek her zaman olduğu gibi, ama eğer biraz olsun muhakeme yeteneğini kullansa bana teşekkür eder. Neyse kendi bilir. Kendi düşen ağlamaz… Biz kamuoyu adına denetim ve uyarı görevimizi yapıyoruz. İsteyen pay çıkartır, istemeyen çıkartmaz. * * * Belediyede olaylar patlamaya başladı. Gerçi olay bu koltuğa oturduğu ilk günden beri eksik olmadı. Daha birkaç aylık belediye başkanını iken makam arabası kurşunladı. Ne oldu? Olay kapatıldı… Ardından kendisinden önceki belediye başkanını koruma ile geziyor diye eleştiren bu zat-ı muhterem koruma adı verdiği belediyenin taşeron şirketinden maaşa bağladığı iki araba delikanlı(!) nın eşliğinde evine gidip gelmeye başladı. Piyasadaki mafya tipi insanlarla yakın ilişkiler kurmanın kendisini daha çok güvene alacağını sandı. Sonrasında gel dediler gitti, git dediler döndü geldi. * * * Daha 28 aylıkken gölgesinden korkar oldu. Kendi kendine ‘Halkın başkanı’yım diyor, yardımcıları dâhil halkın arasında gezemiyorlar. Bırak halkın içinde gezmeyi Belediyedeki makam odasında oturduğu gün sayılı… Şantiye’de kapıda yirmi tane güvenlik müteahhitler ile fındık fıstık meyve yemeyi büyük başkanlık sanıyor. Ha birde bunun tabağı diğerlerininkinden büyük olacakmış… * * * Seçim öncesi etrafına seçimi kazanana kadar istediğiniz kadar söz-vaat verin çekinmeyin diyen muhterem, şimdi verdiği sözlerin-vaatlerin ağırlığı altında eziliyor. O kandırıp oyunu alıp, bunu koltuğa oturtan, saf sandığı vatandaş şimdi belediyeyi basıyor. Seçim öncesi peşinde koşturan, kendini o makama oturtan vatandaşın ağzını burnunu kırdırıp kapıya attırıyor. Kendileri bolluk içerisinde bir elleri yağda diğeri balda gününü gün ederken, içeride harcırah dâhil bir kuruş bırakmazlarken, dört aydır maaş almayan taşeron işçisi ne yiyor, ne içiyor düşünme bile düşünmüyor. * * * Bu arkadaş bu kafayla giderse ki, görünen o yönde, Önümüzdeki günlerde belediyede olaysız gün geçmez. Olmadı şantiye hareketlenir. Gerçi bu arkadaş kendi ağzı ile söylemiş, ‘Kozlu’da iki dönem üst üste başkan seçilen yok. Kendimizi fazla hırpalamanın anlamı da yok, biz işimize bakalım’ İşlerinin ne olduğunu herkes biliyor. Dileriz bunun egosu yüzünden huzur daha fazla bozulmaz ve kimsenin canı yanmaz.
Ekleme
Tarihi: 13 Temmuz 2016 - Çarşamba
ERTAN MUM GİBİ ERİYOR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.