Sitenin sağında bir giydirme reklam
Av. SELAY KARDEŞ (Hukuk Köşesi)
Köşe Yazarı
Av. SELAY KARDEŞ (Hukuk Köşesi)
 

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE

Ülkemizde ve dünyada bazı gelişmekte olan ülkelerde kadına yönelik bedensel ve psikolojik şiddetin örneklerini çok sık görmekteyiz. Hemen hemen her gün 3 kadından biri şiddete maruz kalmaktadır. BM raporunda Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) yayımladığı bir rapora da atıfta bulunuluyor. Bu rapora göre sınırlı bir eğitim görmüş, çocukluğunda istismara uğramış, annesinin aile içi şiddete maruz kalmasına şahit olmuş, aşırı alkol tüketen, şiddet kullanılmasını normalleştiren davranışlar sergileyen ve kadınlar üzerinde hak görme anlayışına sahip erkeklerin şiddete başvurması çok daha büyük olasılık. Şiddet kavramı genel kanının aksine fiziksel şiddetle sınırlı değildir. 1993 Tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi, kadına yönelik şiddeti ‘’İster kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara cinsel, fiziksel, psikolojik acı veya ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayalı bir eylem uygulama ya da bu tür eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma’’ olarak ifade etmiştir. Ülkemizde de özellikle son dönemlerde artan kadına yönelik şiddetin önlenmesi  hakkında ; 6284 Sayılı Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Kapsamında, şiddet mağduru kadınların lehine hükmedilebilecek koruma tedbirleri yer almaktadır. ŞİDDET: Şiddetten kasıt,  sadece şiddete uğrayan kadın ya da çocuğun fiziksel şiddete uğraması değildir. 6284 sayılı yasada da belirtildiği üzere “Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışı,” ifade eder. Yukarıda adı geçen kanunda kadına yönelik şiddete ilişkin  bazı koruma tedbirleri vardır . Bunlar valilik ve kaymakamlık tarafından verilecek koruma tedbirleri(barınma ,koruma,maddi yardım danışmanlık , kreş imkanı ) ve hakim tarafından verilecek ( konuttan uzaklaştırma, şiddet içeren davranışlarda bulunmama , ayrı yerleşim yeri ,işyeri ve konuta yaklaşmama ….) tedbirlerdir. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ile ilgili en önemli gelişmelerden  ve son dönemlerde çok konuşulmuş olan ; Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ya da bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi,            kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen uluslararası insan/ hakları sözleşmesidir. 11 Mayıs 2011 yılında İstanbul’da imzalanan İstanbul Sözleşmesi 01/08/2014 tarihinde yürürlüğe girmiş  ve Türkiye bu sözleşmeye taraf devlet olmuştur.  Sözleşme taraf devletleri hukuki olarak bağlar. Sözleşmenin dört temel ilkesi; kadına yönelik her türlü şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması, suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele alanında bütüncül, eş güdümlü ve etkili işbirliği içeren politikaların hayata geçirilmesidir. Sözleşme anayasa uyarınca (md90/5) kanun hükmündedir.  Bu nedenle Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle başvuruda bulunulması mümkün değildir. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı Ailenin korunması Ve kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un uygulanırken esnek davranılmaması , kadınların ve toplumun hem haklar hem de cezalar açısından bilinçlendirilmesi ve devlet desteğinin hem fiziksel hem de psikolojik şiddet gören kadınlara karşı  maksimum seviyede sağlanması şiddetin önünü kesebilmek adına çok önemlidir.  ‘’Şiddet yetersiz kimsenin son barınağıdır’’.  Isaac Asimov
Ekleme Tarihi: 18 Aralık 2020 - Cuma

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE

Ülkemizde ve dünyada bazı gelişmekte olan ülkelerde kadına yönelik bedensel ve psikolojik şiddetin örneklerini çok sık görmekteyiz.
Hemen hemen her gün 3 kadından biri şiddete maruz kalmaktadır.
BM raporunda Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) yayımladığı bir rapora da atıfta bulunuluyor. Bu rapora göre sınırlı bir eğitim görmüş, çocukluğunda istismara uğramış, annesinin aile içi şiddete maruz kalmasına şahit olmuş, aşırı alkol tüketen, şiddet kullanılmasını normalleştiren davranışlar sergileyen ve kadınlar üzerinde hak görme anlayışına sahip erkeklerin şiddete başvurması çok daha büyük olasılık.
Şiddet kavramı genel kanının aksine fiziksel şiddetle sınırlı değildir. 1993 Tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi, kadına yönelik şiddeti ‘’İster kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara cinsel, fiziksel, psikolojik acı veya ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayalı bir eylem uygulama ya da bu tür eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma’’ olarak ifade etmiştir.
Ülkemizde de özellikle son dönemlerde artan kadına yönelik şiddetin önlenmesi  hakkında ; 6284 Sayılı Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Kapsamında, şiddet mağduru kadınların lehine hükmedilebilecek koruma tedbirleri yer almaktadır.
ŞİDDET: Şiddetten kasıt,  sadece şiddete uğrayan kadın ya da çocuğun fiziksel şiddete uğraması değildir. 6284 sayılı yasada da belirtildiği üzere “Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışı,” ifade eder.
Yukarıda adı geçen kanunda kadına yönelik şiddete ilişkin  bazı koruma tedbirleri vardır . Bunlar valilik ve kaymakamlık tarafından verilecek koruma tedbirleri(barınma ,koruma,maddi yardım danışmanlık , kreş imkanı ) ve hakim tarafından verilecek ( konuttan uzaklaştırma, şiddet içeren davranışlarda bulunmama , ayrı yerleşim yeri ,işyeri ve konuta yaklaşmama ….) tedbirlerdir.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ile ilgili en önemli gelişmelerden  ve son dönemlerde çok konuşulmuş olan ; Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ya da bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi,            kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen uluslararası insan/ hakları sözleşmesidir.
11 Mayıs 2011 yılında İstanbul’da imzalanan İstanbul Sözleşmesi 01/08/2014 tarihinde yürürlüğe girmiş  ve Türkiye bu sözleşmeye taraf devlet olmuştur.  Sözleşme taraf devletleri hukuki olarak bağlar. Sözleşmenin dört temel ilkesi; kadına yönelik her türlü şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması, suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele alanında bütüncül, eş güdümlü ve etkili işbirliği içeren politikaların hayata geçirilmesidir.
Sözleşme anayasa uyarınca (md90/5) kanun hükmündedir.  Bu nedenle Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle başvuruda bulunulması mümkün değildir.
İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı Ailenin korunması Ve kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un uygulanırken esnek davranılmaması , kadınların ve toplumun hem haklar hem de cezalar açısından bilinçlendirilmesi ve devlet desteğinin hem fiziksel hem de psikolojik şiddet gören kadınlara karşı  maksimum seviyede sağlanması şiddetin önünü kesebilmek adına çok önemlidir. 
‘’Şiddet yetersiz kimsenin son barınağıdır’’. 
Isaac Asimov
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve batikaradenizhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.