Sanki her şey yoluna girmiş,
Salgın tehdidi sona ermiş gibi;
Lebaleb kongreler yapıldı,
Yüz yüze eğitim başladı.
AVM’ler, Parklar, bahçeler,
Kahvehaneler, lokantalar açıldı.
***
Geçen sene bu zamanlar;
Vaka sayıları daha az olmasına rağmen,
Halk pazarları kapalıydı,
Markete sayı ile insan alınıyordu.
Bu sene balık istifi…
Camiler dahi kapalıyken,
Şimdi cemaat safları sıkılaştırıyor.
***
Hal böyle iken;
Hafta sonu kısıtlama,
Hafta içi tıka basa.
Virüsün aklını karıştırıp,
Sersemletemedik belki ama,
Virüsü sağlık sistemimizi kilitleme noktasına getirdik.
Zonguldak’ta tüm hastanelerin yoğun bakım doluluk oranları alarm veriyor.
***
Bir yıldan uzun süredir canla başla salgınla mücadele eden sağlık çalışanlarının gücü tükenmek üzere.
Toplumda korku duvarı yıkılmış vaziyette.
Çoğunluk sanki bu salgını hiç yaşamamışız gibi hareket ediyor.
Tek umut ışığı olan aşılama çalışmaları hayal edilen seviyede ilerlemiyor.
Bu saatten sonra herkes kendini korumalı.
Aksi halde sarıdan kırmızıya dönen tablo
Kırmızıdan bordoya, hatta siyaha bile dönebilir.
Biz üstlendiğimiz sorumluluk misali bu konuda okurlarımıza ve kamuoyuna uyarı görevi yapmayı sürdüreceğiz.
Bu hassasiyete ve bilince sahip olmamız için,
Yoğun bakımda yatanlardan birinin bizim yakınımız olması şart değil!