Çocukluğumuzun Kozlu’sunda şehir içerisinde ‘Arnavut Kaldırımı’ diye tabir edilen,
Bugün Avrupa’nın modern şehirlerindeki kent merkezlerindeki yollarda bulunan taş parkelerden vardı.
Sonra Vandal zihniyetler geldi.
Bu taşların bir kısmı söküldü,
Bir kısmının ise sökülmeden üzerine asfalt kaplandı.
Sonra rantçı zihniyetler geldi.
Asfalt kazındı,üzerine beton döküldü,
Onunda üzerine kum dökülüp yapay kırmızı parkeler döşendi.
Olmadı, yetmedi!
Kırmızı parkeler sökülüp, yerine kilitli parke taş döşendi.
Yolun ortasına da 15cm genişliğinde, havuz su giderinden yağmur mazgalı koydular ki, içine kürek filan girip temizlenemesin diye!
Dönemin ve her dönemin yandaş ve yalaka basını manşetler attılar;
‘Kozlu’nun alt yapı tarihi yeniden yazılıyor’dediler!
Oysa ki, onların işi tıkırındayken, Kozlu soyuluyordu…
Şimdi sil baştan,
Parkeler sökülüyor, yeniden asfalt dökülüyor!
Belediye seçimleri öne alınmazsa seçime kalmış 8 ay.
Maddi sıkıntılar içerisindeki bir belediye ve o belediyenin gözü kara,
Yeniden seçilme korkusu, kaygısı olmayan Belediye Başkanı Kerim Yılmaz, ‘Yiğit gider namı kalır’ atasözü misali, kendisi koltuğu bıraksa dahi, Kozlu’ya kalıcı hizmetler ve eserler bırakmanın peşinde.
Tabi hizmetleri gören halk takdir eder, başkanın gidip ya da kalacağını!
Yoksa çıkar ve menfaat çevreleri değil…
Kozlu bu şekilde güzel oluyor.
Daha da güzel olacak!
Yeter ki halk kendi parasına sahip çıkan,
Kalıcı hizmetler peşinde koşan yöneticileri değerlendirsin.
TAKLİTLERİNDEN SAKININ
Muslu dendi mi,
Akıllara Adıyaman,
Adıyaman dendi mi,
Akıllara Sabahattin Adıyaman gelir!
Yok iyi ivme yakalamış,
Yok belde başkanlığı yapmış halkın teveccühünü görmüş,
Çakma, sahte Adıyamanlardan bir numara olmaz.
Halkın adamı olmak,
Küçüklere ağabey, amca,baba, dede,
Büyüklere, evlat, kardeş olmak herkesin harcı değil!
E halk ta görüyor daha önceki başarısız denemeleri…
Onun için biraz iddialı olacak belki ama,
Muslu’da belediye var oldukça,
Sabahattin Adıyaman, ‘Tamam artık ben bırakıyorum’ demedikçe,
Tibet’ten değil,
Urallardan, Altaylardan kıralı gelse, nafile…