Bir şeyleri değiştirmek için önce niyetin halisane olacak.
Bir yerlere, bazı makamlara gelmekteki amacın, kendine ve yandaşlarına değil, millete hizmet etmek olacak.
***
Hani hep dert yanıyorsun ya kasasında bir kuruş olmayan, gelirleri sıfırlanmış bir belediye teslim aldım diye,
Bak en yakın örnek, Kilimli Belediyesi.
Ali Arslankılıç’ta pırıl pırıl, dört başı mağrur bir belediye teslim almadı.
Kilimli Belediyesi’ndeki mali tablo da en az Kozlu Belediyesi kadar kötü.
İller bankasından gelirleri onlarında sıfır seviyelerine kadar düşmüş!
Ama Kilimli Belediye Başkanı senin gibi Belediye’nin mali sorunlarına çözüm bulacağım bahanesiyle Ankara’yı suyolu yapmadı.
Kilimli de Kozlu’dakinin yüz katı fazla maden işletmesi olmasına rağmen, Maden müzesi yapacağım hikâyesi ile yardımcıları ile Belçika’lara gidip, turistik pozları internette yayınlamadı.
***
Ne yapıyor peki Arslankılıç?
Belediye’nin geçmişteki borçlarını mercek altına almış, tek tek hepsini inceliyor ve geçmiş döneme dair her kim olursa olsun bir kuruş ödeme yapmıyor!
Araya kim girerse girsin önemli değil!
Çünkü adamın aday olmak ya da seçilmek için hiç kimseye diyet borcu yok!
E dolayısı ile kimseye de gebe değil!
Onun için dimdik duruyor!
***
Bir yandan bunları yaparken, diğer yandan, yandaşa, gebe kaldığı kişilere rant sağlama gibi bir sıkıntısı da yok adamın!
Hele hele, aday olurken İl yönetiminin kendisine karşı tavır koymasına rağmen, sonradan girdiği CHP’de eski CHP’lilere rağmen yapılan ön seçimde sandıktan çıkarak aday olmasının verdiği güç ve özgüven ile, ne İlçe başkanına ne de İl başkanına ya da partili bir milletvekilinin kardeşine rant sağlamak gibi bir hesabı, bir mecburiyet duygusu yok!
***
Adamın hesabı, kitabı, felsefesi açık, ‘Üreten Belediye’.
Belediye ye gelir getirecek yatırımlar yaparak üretmek, üretirken de, Kilimli halkına istihdam sağlamak!
Öyle kafasının içinde, yeşil alanları belediyenin borçlarını ödeyeceğim bahanesi ile imara açıp, yandaşa çaktırmadan satmak ve diyet borcu ödemek, aday olmasına vesile olan milletvekili kardeşine olan gebeliğine karşılık plajları peşkeş çekmek yok!
***
E dolayısı ile böyle dimdik durunca, adamın arka tarafından korkmasını gerektirecek,
Koruma ordusu ile dolaşacak bir sebebi de olmuyor tabii ki.
***
Adamın ortak olduğu, Zonguldak’ın en çok okunan günlük gazetelerinden biri olmasına rağmen, senin çevirdiğin film fırıldağı örtbas etmek için oluşturduğun yandaş yalaka medya takımına yedirdiğin paraların onda biri kadar, ortak olduğu gazeteye beyanat verip ödeme yapmıyor!
Son olarak, şunu iyi bil ki, herkes yalan söylese de vicdan yalan söylemez!
Tabi tamamını yitirmemişsen…
Varsa, vicdanınla baş başa kaldığın egolarından arındığını düşündüğün bir anda aynanın karşısına geç ve kendine bir sor bakalım,
Mevki makam, unvan için değer mi?
Beş yıl sonra ben bu milletin yüzüne nasıl bakacağım, milletin arasında nasıl dolaşacağım? De.
Bakalım vicdan aynan sana ne söyleyecek…