MUSTAFA ÖZDEMİRE MEKTUP
MUSTAFA ÖZDEMİRE MEKTUP
Sevgili Mustafa;
13 Mayıs 2019 tarihli Halkın Sesi Gazetesinde şahsım hakkında atarlanmışsın…
Seni telefon ile aradım-bakmadın. Whatsapp’ tan mesaj attım- ona da cevap vermedin. Bende sana bu mektubu yazıyorum.
Şahsım hakkındaki senin iddiaların şunlar;
‘’ Kozlu’daki birçok esnaf Kozlu Belediyesinden hakedişlerini alamadılar ve H.V.Ersoy’ a geldiler, ‘’ demektesin.
Benim bunları kırarak ucuz para verip mahsup ile zengin olduğumu iddia etmektesin.
2.Firmam için ‘’belediyeye yaptığı işler de mercek altında’’ diye yazmışsın.
CEVAP ÖNCESİ AÇIKLAMA
Öncelikle gazetede bu mektubu okuyanlar bazı şeyleri anlasın diye, ikimizin arasındaki ilişkiyi açıklamak da fayda olacaktır.
Ben seni yaklaşık 15 yıldır tanımaktayım. Bir değil on değil defalarca karşılıksız sıkıntılarınızı giderdim. Detay vermeye gerek yok. Senin gazetende halkımızın bilgilenmesi için teknik yazılar yazdım. Senden ve gazetenden ise hiçbir zaman bir talebim olmadı ve hiç kimse aleyhine yazı yazmanı istemedim. Zira ‘’elim kalem tutmaktadır’’.
Ben İnş.Yük.Mühendisiyim ve Devlet taahhüdü işleri yapan işadamıyım. Ben meslek hayatım boyunca hiçbir kamu kurumuna veya belediye başkanına gidip ‘’bana iş verin’’ demedim. Ayrıca hiçbir mühendis-müteahhit de bunu Zonguldak’ta demedi. Çünkü mühendislerin iş sorunu olmaz.
Hayatım boyunca Devletin resmi ilanlarını takip ederek ihalelere iştirak ettim ve aldığım işleri layıkı ile yaparak teslim ettim. Asla Devlet’e sıkıntı çıkarmadım. Belediyelere ‘’Doğrudan Temin’’ İnşaat işi yapmadım.
İDDİALARINA CEVAP
Kozlu’da hiçbir esnaf, belediyeden alacağını firmama devretmemiştir. Aksine, ben alacaklarımı temlik verip devrederek Kozlu Belediyesinden bir miktar tahsilat yapmaya çalışıyorum, yeri geliyor ev alıyorum-yeri geliyor ev satıyorum. Kısaca ticaret neyi gerektiriyorsa onu yapıyorum.Bu seni neden ilgilendiriyor veya rahatsız ediyor..!
Ben aldığım evleri kendi alacaklarımın devri karşılığı aldım Mustafa. Bu ahlaksız iddiayı neye dayanarak yazdın, ben anlayamadım.
Benim işlerimin, Belediye’de mercek altında olduğunu yazmışsın, bak Mustafa; belediyenin asli görevi, herkesin yaptıklarını kontrol etmek – incelemek ve kamu zararı oluşmamasını denetleyip, işverenlerin alacaklarını da zamanında ödemektir.
Ayrıca ‘’işlerin incelenmesi ve denetlenmesi güvene mani değildir’’. Belediyeye gelen yeni yönetimin tüm işleri incelemesi-işlerin ne olduğunu ve ne aşamada olduğunu anlamak babında, sorumluluk duygusu gereği en doğal görevidir.
Bu cihetle, incelenen işler benim ise, sen niye gocunuyorsun sevgili Mustafa..! Sen rahatsız olma, bırak belediye de işini yapsın. Hadsizlik yapmak ise sana fayda sağlamaz.
GAZETEDEKİ MANŞETE BAKIŞ
Gazetende, Erim Berberoğlu ile yan yana fotoğraflarımızı koyup, ‘’giderayak götürmüşler’’ manşeti atmışsın. Sevsinler seni Mustafa…
Ben ve Erim neyi götürmüşüz, tarafımdan anlaşılamamıştır.
Bak Mustafa kardeş;
2018 yılında gazetende yaptığın bir ‘’toplumsal bilgi’’ yazısı, başka bir gazetede de yayınlanabileceği halde, sen haberleştirdiğin için, senin gazetenin reklam almasını dolaylı olarak Berberoğlu sağlamıştır. Bu arada Erim’ in avukatı da değilim.
Devlet ile yapılan yapım işlerinin hak edişlerinde en az beş-altı kişilik, kontrollük ve idari personelin imzası vardır. Yapılan işler, hakedişler denetledikten sonra muhasebeleşir. Yani kes faturayı, muhasebeleşsin uygulaması yoktur. Madem inceleme var diyorsun, bu konunun haber özelliği taşıması için, inceleme sonucunda Devletin aleyhine bir durum çıkması halinde, ilgilisinin hakkında gazetende yazarsın.
Sen haber özelliği olmadan yazıp-çamur atarak, maddi beklenti pozisyonu almış görüntüsü veriyorsun. Senin bu yaptığın Gazetecilik Meslek İlkelerine aykırıdır.
SONUÇ
‘’Gazeteci Kimliği’’ taşıyan herkes, gazeteciliğin evrensel ilkelerine özen göstermelidir. ‘’Gazeteci birisi’’, geçenlerde konuşan bir partinin sözcüsü gibi, ‘’hiçbir şey olmasa da bir şeyler olmuştur’’ türünden omurgasız bir ithamla, şahıslara çamur atıp menfaat bekleyerek, seviyesiz bir yazı kaleme alamaz, alırsa da kendisinden utanması gerekir. Ayrıca sapla-samanı bile ayıramadığın görülmektedir, kendini küçültmemeye özen göstermelisin bence…
Sonuçta bende karşılığın olduğu için gafletine veriyorum, sanırım iyi tanıyamamışım seni…
Son söz ise; ‘’ bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır’’ sevgili Mustafa.
Hasan Vehbi Ersoy
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.