PKK ile masaya oturan CHP miydi?
CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, dokunulmazlıkların kaldırılmasına dair değerlendirmelerde bulundu.
Turpcu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Yapılan Anayasa değişikliği ile çoğu kişi dokunulmazlıklar kalkıyor zannediyor ancak durum böyle değil. Sadece şu anki fezlekeler için bir anlam ifade ediyor ve bu oylamadan sonra çıkacak fezlekeleri ilgilendirmiyor. Böyle hassas bir konuda günübirlik çözüm aranması herkesin sorgulaması gereken bir durumdur. Biz CHP olarak bu duruma ilkesel yaklaşıyoruz. Duruşumuz en başından beri ortadadır. İstedikleri kadar bizi kendi karanlık zihin dünyalarında kötülemeye çalışsınlar, terörün karşısında duran partinin CHP olduğu, buna karşılık terör örgütü ile pazarlık yapıp, üstüne kandırıldığını söyleyerek ülkeyi bu hale getiren, her gün şehit gelmesine sebep olan politikaların sebebinin AKP olduğu gerçeği gün gibi berraktır. AKP Zonguldak Milletvekilleri Özcan Ulupınar ve Hüseyin Özbakır`a önce bir kendi partilerini sorgulamalarını, bu sürece nasıl gelindiğini değerlendirmelerini tavsiye ediyorum.
Cumhurbaşkanı`nın `valiler verdiğimiz talimatlar gereği PKK'ya operasyon yapmadı` sözleri hafızalardadır. Bu nedenle 290 operasyon talebinden valiler ancak 8’i için izin vermişti. Iktidara geldiklerinde sıfır olan terörü, açılım süreci'yle besleyip büyüten, terör örgütüyle Oslo'da mutabakat yapan, bunları Habur'da davul zurnalarla karşılayan AKP`dir. Bu nedenle ülkedeki terörün, gelen şehit haberlerinin sorumlusu AKP`dir.
Ne yazık ki AKP, halkımızın çok canını yakmış ve en hassas olduğumuz terör konusunu kendi çıkarına alet ederek, kalkan olarak kullanarak, başkanlık sistemine bir adım daha yaklaşmak için bu oylamayı kullanmaya çalıştı.
Sözümüz ona tarafsız Cumhurbaşkanı ve AKP dokunulmazlıkların kaldırılmasından ziyade bu tartışmadan rant devşirmeye çalışıyor. Anayasa değişikliğine gerek yoktu, terör konusunda suç işleyen varsa onların dokunulmazlığı 276 milletvekili ile zaten kolayca kaldırılabilirdi. Buna hayır diyen var mı, o zaman daha net şekilde ortaya çıkardı. Getirselerdi görseydik.
AKP bu sorunu çözmek istemiyor, buradan nemalanmak, kar etmek ve daha da fazla güçlenmek istiyor. AKP'nin samimi olarak derdi PKK ve terörle mücadele etmek olsaydı bunlarla yıllarca oturup anlaşma yaparlar mıydı? 7 Haziran seçimlerine kadar çok iyi anlaşıyorlardı, terör örgütü liderini övmek için AKP`nin üst yonetimi adeta sıraya girmişti, mutabakatlar imzalayıp, basına poz veriyorlardı.
AKP`lilerin samimi dertleri dokunulmazlıkları kaldırmak olsaydı, adı yolsuzlukla anılan Bakanları TBMM`de parmak çoğunluğu ile aklamazlardı. Bizim tavrımız başından beri bellidir.
İsmi ile bu kadar zıt başka bir parti olduğunu zannetmiyoruz. Adalet diyorlar ama ülkede adaletin geldiği durum ortada, AKP'nin derdinin adalet sağlamak olmadığını biliyoruz. Kalkınma diyorlar, ülkede belirli bir kısım kalkınıyor ancak geride kalanlar yarınından emin olmadan hayat mücadelesi veriyor. Ülkede dillendirilmeyen bir ekonomik kriz yaşanıyor, ülke gittikçe geriliyor. Ülkemiz derin sıkıntılar içindeyken, AKP, sürekli başkanlık için mevzi kazanmaya çalışmaktadır. Bu yaşananların, gerçek nedeni budur.”