Arabada beş, evde onbeşci başkanı yazdık,
Ortalık ayağa kalktı.
Yılbaşı akşamı Polise yalvaran araba fantazicisi başkan,
Döndü bize yalvardı.
Ondan sonra herhalde yürek yedi,
Gitmiş millete; ‘ona seni mahkemeye vereceğim deyince korktu benden özür diledi’ diyor, arkamızdan konuşuyormuş…
Şimdi iş sünnetten çıktı, farz oldu…
Hadi adamın işi arabacılık diyeceğiz ama bu Tırda ya da Kamyonda değil otomobilde seviyor.
E tabi bu işler bedava olmuyor!
Para lazım…
Parayı bulmak için her yol mubah mı?
Dağdaki Köy’de vatandaşın evi yok diye, para toplayıp, toplanan paraları, evi olmayan mağdur vatandaşa vermek yerine arabada 5’e yatırmak olur mu başkan?
Yatalak hasta bezlerini dernek üyesi mağdur vatandaşlara parayla satıp, arabada 5’cilik yapılır mı başkan?
Engelli arabalarının akülerini temin etmek için başvuran üyelere, ikinci el aküleri, sıfır diye satıp arabada marşa basılır mı başkan?
Engellilere yardım diye bakkallara, marketlere bıraktığın yardım kutularını patlatıp, arabada 5’e yatırırsan, evde de 15’i de yapamazsın.
Gün gelir seni de patlatırlar başkan.
Hem koskaca iş adamıyım diyorsun, sağlık sektöründeki hanımefendiyle gönül ilişkisine girip bankadan ben öderim diye kadına kredi çektiriyor, krediyi de ödemiyor, üstüne üstlük birde kadını tehdit ediyorsun. Kadın arabasını satıp krediyi ödüyor. Hem malzemeyi yitiriyor hem parayı…
Senin gibi saygın bir filo sahibi iş adamına yakışıyor mu başkan?
Vallahi ben senden korktum,
Sen engellileri değil, sağlamları bile becerirsin başkan.